9:00 - 18:30

Çalışma Saatlerimiz / Pzt - Cmt

+90 216 469 9229

Aklınıza bir şey mi takıldı?

makaleler

Dönüşüm > makaleler (Page 3)

Kar Paylarının Vergilendirilmesi Ve Vergi Alacağı

Yılmaz SEZER * I GENEL AÇIKLAMA Bilindiği üzere, GVK’nın mükerrer 75. maddesinde düzenlenmiş bulunan vergi alacağı, kurumlar tarafından dağıtılan kar paylarına bağlı olarak doğmaktadır. Kar dağıtımı durumunda, dağıtılan kar payının 1/3 ‘ü oranında hesaplanacak tutar, kar payını elde edenlerin vergi alacağını oluşturmaktadır. Öte yandan, vergi alacağı, hem menkul sermaye iradı hem de mahsubu gereken vergi niteliğindedir. Şöyle ki, vergi alacağı kar payları için yıllık beyanname verilmesi veya diğer gelirler için yıllık beyanname verilerek vergi alacağı dahil kar paylarının beyannamede toplandığı durumda, bu gelirler üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecektir. Vergi alacağının hem menkul sermaye iradı hem de mahsubu gereken vergi olarak nitelendirilmesi, kurumların indirim ve...

Continue reading

Siz daha hisse senedi bastırmadınız mı ?

Bu yazıyı, özellikle hisse senedi bastırmayan anonim şirket ortaklarının okumaları gerekiyor. Hatta, okumakla kalmayıp kesip saklamalarında da yarar var. Vergi yasalarında yeralan bazı hükümler, anonim şirketlerin hisse senedi bastırmasını gerektiriyor. Daha doğrusu, hisse senedi bastırmanın çok önemli bir ‘‘vergi avantajı” var. Anonim şirket ortağı olanlar, eğer ‘‘şirketin hisse senetleri varsa” ve bu hisse senetlerini iktisap (edinme) tarihinden itibaren ‘‘bir yıl” geçtikten sonra satarlarsa, satıştan doğan kazanç gelir vergisine tabi tutulmaz. Şirketin ‘‘hisse senetleri yoksa” yani hisse senedi bastırılmamışsa, ortağın hisse satışından doğan kazanç, (iktisap tarihinden itibaren kaç ay geçerse geçsin) Gelir Vergisi’ne tabi tutuluyor (GVK Mükerrer Md. 80/1). Bu nedenle biran önce...

Continue reading

Şirket Ortakları Ve Gelir Vergisi

Yazar:Muhsin MADEN (*) E-yaklasim / Nisan 2005 / Sayı: 21 I- GİRİŞ Bir ülkede belli bir zamanda yürürlükte bulunan hukuk kurallarının tümüne birden “müspet hukuk” veya “pozitif hukuk” denir (1). Biz de makalemizin konusunu teşkil eden “şirketler, şirket ortakları ve gelir vergisi” hususunu ülkemizde yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (2), 818 sayılı Borçlar Kanunu (3) ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu (4) çerçevesinde inceleyeceğiz. Makalemizde ilk olarak, 6762 ve 818 sayılı Kanunlarda düzenlenmiş olan şirketleri tüzel kişiliğe sahip olup olmamaları açısından, sonra Ticaret Şirketleri’ni şahıs ve sermaye şirketi olmalarına göre, daha sonra ise şirket ortaklarının sorumluluğuna göre ayrıma tabi tutacağız. Yapacağımız bu...

Continue reading

Limited Şirketlerin Amme Borçları

Önder Özsoy – SMMM – 07 Temmuz 2008 Pazartesi- Hatay Limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar. Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur.Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur… limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu tutulacaklardır. Limited...

Continue reading

Vergi Hukukunda Kanuni Temsilciler ve Sorumlulukları -III

Yazar: Şebnem Pınar GÜRGÜR* Eren YEŞİLYURT** Yaklaşım Dergisi / Aralık 2003 / Sayı: 132 V- TÜZEL KİŞİLERİN VE TÜZEL KİŞİLİĞİ OLMAYAN TEŞEKKÜLLERİN KANUNİ TEMSİLCİLERİNİN VERGİSEL SORUMLULUKLARI A- KANUNİ TEMSİLCİLERİN VERGİ VE BUNA BAĞLI ALACAKLARDAN SORUMLULUKLARI Bilindiği gibi, tüzel kişiliği temsil eden veya tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenler ve bunların kanuni temsilcileri, vergilendirme ile ilgili ödevlerin yerine getirilmesinden sorumludurlar. Tüzel kişilere ait vergilendirme ile ilgili ödevlerin zamanında veya tam olarak yerine getirilmemesi nedeniyle tarh edilecek vergi ve buna bağlı alacaklar, tüzel kişiliğin mal varlığından alınır (15). Ancak, tüzel kişilerin kanuni temsilcilerinin görevlerini yerine getirmemeleri yüzünden salınan ve tüzel kişinin mal varlığından kısmen veya tamamen tahsil edilemeyen...

Continue reading

15-18 Yaş Arası Rızaen Cinsel İlişkide Kim Suçlu?

Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar kapsamında yaptığımız 9 Kasım 2013 tarihli panel ve öncesinde 30 Ekim 2013 tarihli yasa değişikliği önerisi çalışmalarımız sırasında hemen her madde de doktrin, uygulama ve Yargıtay ile benzer düşüncelerde buluşsak da 104. madde konusunda farklı görüşler mevcuttu. 104. madde gelenekçi ve korumacı yanımızla hukuk tekniğine uygun suç ihdas edilmesi arasında derin sorunlar içeriyor. Madde, Reşit Olmayanla Cinsel İlişki başlığı altında, “Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklinde. Önemli bir çoğunluğumuz rıza ile de olsa 15-18 yaş arası çocuklar arasında...

Continue reading