Limited Şirketlerde Müdürlerin Sorumluluğu

Ali Osman Özdilek
Türk Ticaret Kanunu’nun 556. maddesi gereğince, limited şirketlerin idaresi ile görevli kişilerin şirket kuruluşundan ve idaresinden doğan hukuki ve cezai sorumlulukları, anonim şirketlerdeki sorumluluk hükümlerine tabi bulunmaktadır.
Kural olarak limited şirket müdürleri, TTK 556. maddenin yollamasıyla TTK 336 gereği, şirket nam ve hesabına yapmış oldukları muameleler ve mukavelelerden şahsen sorumlu olmazlar. Fakat müdürler, kanun veya ana sözleşme gereğince kendilerine yüklenen görevleri kusurları ile gereği gibi yerine getirmemeleri halinde şahsen de müteselsil olarak sorumlu olurlar (TTK 336).
Ortak olmayan kişiler de müdür seçilebilirler. Ortak olan müdür ile ortak olmayan müdür arasında yetki ve sorumluluk açısından hiçbir fark yoktur. Ortak olmayan müdür genel kurul tarafından her zaman görevden alınabilir.
Temsil yetkisi ve yönetme hakkı nasıl geri alınır?
Ortaklara ait idare ve temsil yetkisinin kaldırılması hakkında, kollektif şirketlere dair TTK 161 ve 162. madde hükümleri uygulanır. İdare hakkı veya temsil yetkisi ana sözleşme ile verilmişse bunun sınırlandırılması ya da geri alınması diğer ortaklar tarafından verilecek bir kararla yapılamaz. Bu halde idare hakkı veya temsil yetkisi haklı sebeplerin varlığında ortaklardan birinin istemi üzerine mahkeme kararı ile sınırlandırılabilir ya da geri alınabilir. Görevin yerine getirilmesinde basiretsizlik, ağır ihmal veya yönetimde iktidarsızlık gibi haller haklı neden sayılır.
Ortaklar kararı ile tayin olunan müdür diğer ortakların çoğunluğunun kararı ile azledilebilir. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde, yönetim işlerine bakan ortağın esas sözleşmeyi ihlal ettiği iddiası ile her ortak azil için mahkemeye başvurabilir.
Ortak sıfatını haiz olmayan müdürler ortaklar kurulu kararı ile her zaman azlolunabilir. Sözleşmeden doğan haklar saklıdır (TTK m.543).
Limited Şirketlerde İmza Şekli Nasıl Olmalıdır?
Limited şirket adına yapılacak yazılı beyanlarda limited şirketin unvanı ile birlikte müdürlerin kendi imzalarının da bulunması gereklidir. Limited şirket tarafından düzenlenecek belgelerde unvan ile birlikte ortaklığın esas sermaye miktarının da gösterilmesi şarttır (TTK m.544).
Bu açıklamalardan sonra şirket müdürlerinin sorumluluğu iki ana bölüme ayırarak incelenebilir:
1. Limited Şirket Müdürlerinin Ticaret Kanunundan Doğan Sorumlulukları
Müdürler şirketin idaresi esnasında, şirket sözleşmesinde yer alan işletme konusunun kapsamı içinde kalmak, kanun ve ana sözleşmenin kendisine yüklediği görevleri ve yetkileri aşmamak kaydıyla bütün idari karar, muamele ve tasarrufları yapabilirler.
Müdürler, geçen iş yılına ait bilançoyu ve ayrıca şirketin ticari, mali ve iktisadi durumu ile yapılan muamelelerin özetini gösterir bir raporu düzenlemeye, dağıtılacak kaar miktarı ile yedek akçeyi meydana getirecek miktarın tayinine dair teklif varakasını hazırlamaya mecburdur. Bunun yanında lüzumlu defterleri tutmak mükellefiyeti altındadır.
Genel Kurul kararları aleyhine iptal davası açma hakkı, kanunun saydığı kimselere ve müdürlere tanınmıştır (TK m.536/IV, 381/b.2)
TTK 556. maddede yapılan yollama sebebiyle 336. maddeye göre, müdürler şirket namına yapmış oldukları mukavele ve muamelelerden dolayı şahsen mesul olmazlar. Müdürler, tüzel kişinin kanuni temsilcileri olduğundan, şirket namına yapılan muameleler ile vazifeleri sırasında işlenen haksız fiillerden (TK m.542/II) limited şirketler sorumludur. Temsil yetkisine sahip müdürler tarafından, sarih veya zımni olarak, şirket namına yapılmış olan mukavele ve muamelelerden sadece tüzel kişi alacaklı ve borçlu olur.
Müdürlerin TTK’dan doğan sorumluluk halleri şunlardır:
a) Ödemelerin Doğru Olmamasından Sorumluluk
Şirketin kurulmasından sonra taahhüt edilmiş olup da, henüz ödenmemiş olan sermaye borcunun zamanında ödenmesini istemek ve takip etmek müdürlerin görevidir. Aksi halde, payları kendi hesaplarına almaya ve müteselsilen ödemeye mecburdurlar.
Pay bedeline mahsuben yapılan ödemelerin doğru olmamasından bir zararın doğması halinde, müdürler müteselsilen sorumlu olurlar. Bu duruma göre; herhangi bir ortak pay bedelini ödemediği halde, ödemiş gibi gösterilmiş ve bu tutum dolayısıyla şirketin bir alacağı varsa, müdürler aktifteki varlıkların değerini fazla göstermek amacıyla taahhüt edilen sermayenin büyük bir kısmını ödenmiş göstermek suretiyle üçüncü şahısları yanıltmışlar ve dolayısıyla ortakların ve üçüncü şahısları yanıltmışlar ve dolayısıyla ortakların ve üçüncü şahısların zarara uğramalarına sebep olmuşlarsa, ödemelerin doğru olmaması bakımından, müdürlerin sorumluluğu söz konusu olur.
b) Dağıtılan ve Ödenen Kar Paylarının Gerçek Olmamasından Doğan Sorumluluk
Kar yok iken, kasden veya ihmal neticesi kar gösterilmişse veya dağıtım hususunda genel kurul kararı yokken dağıtılmışsa veya kar payı karşılığı avans verilmişse müdürler bundan sorumludurlar. Ayrıca, bilanço ile kar ve zarar hesabının tanzimi de müdürlerin görevleri içinde bulunduğu için bilanço ile kar ve zarar hesabının da gereği gibi düzenlenmesinden müdürler sorumludur. İyiniyetli oldukları takdirde, ortak ve müdürlerin iade borcu, şirket alacaklılarının haklarını ödemek için gerekli olan miktarı aşamaz (TTK m.535).
c) Kanunen Tutulması Gereken Defterlerin Mevcut Olmaması veya Bunların İntizamlı Bir Surette Tutulmamasından Doğan Sorumluluk
Limited şirketlerde kanunen tutulması zorunlu olan defterlerle, işletmenin mahiyeti icabı tutulması gereken defterleri tutmak ve bunları kanuni süresi içinde saklamak mükellefiyeti müdürlere aittir. Bu mükellefiyetin yerine getirilmemesinden doğacak zararlardan müdürler şahsen sorumlu olurlar (TTK m.67/II)
d) Ortaklar Kurulu Kararlarının Sebepsiz Olarak Yerine Getirilmemesinden Doğan Sorumluluk
Limited şirket müdürleri, kendisi bakımından direktif niteliğinde olan ortaklar kurulu kararlarını uygulamak yükümlülüğü altındadırlar. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi veya gereği gibi yerine getirilmemesi müdürlerin sorumluluğunu gerektirir (TTK m.556, 336). Eğer müdürün kararı yerine getirmemek için geçerli bir sebebi varsa kararı yerine getirmemekten dolayı şirket müdürü sorumlu olmayacaktır. Bunlara örnek olarak genel kurul kararının batıl olması, kararın yerine getirilmesinin imkansız olması, karar aleyhine iptal davası açılmış olması gibi haller gösterilebilir.
e) Esas Sermayenin Değiştirilmesinde Kanun Hükümlerine Uyulmamış Olmasından Doğan Sorumluluk
Sermaye arttırımında müdürlerin sorumluluğu, nakdi sermayenin dörtte birinin yatırılması, ayın nevinden bir sermayenin konulması, malların devaralınması hallerinde söz konusu olabilir. Sermaye azaltılmasında da kanunda belirtilen hükümlere aykırı hareket edilmesi sebebiyle müdürlerin sorumluluğu söz konusu olabilir.
f) Genel Kurul Kararı Aleyhine Kötüniyetle İptal Davası Açılmasından Doğan Sorumluluk
Genel kurulun verdiği kanun veya ana sözleşme hükümlerine ve bilhassa iyiniyet esaslarına aykırı kararlar aleyhine müdürlerin ve bu kararların icrasının şahsi sorumluluklarını gerektirmesi halinde müdürlerden her birinin iptal davası açma hakkı vardır (TTK m.381/I,b.2,3).
g) Şirketin İflas Etmesinden Doğan Sorumluluk
Şirketin iflası halinde bunun neticeleri sadece şirket tüzelkişiliğine aittir. Şahsi kusurları olmadıkça, müdürler bundan dolayı sorumlu tutulamazlar. Ancak, şirketin iflası halinde, müdürler şirket alacaklılarına karşı iflasın açılmasından önce son üç yıl içinde kazanç payı veya başka bir nam altında hizmetlerine karşılık olarak aldıkları ve fakat münasip ücreti aşan ve bilanço usulüne uygun bir tarzda tanzim edilmiş bulunduğu takdirde, ödenmemesi gereken paraları geri vermekle mükelleftirler (TTK m. 474, 556)
h) Kanun veya Sözleşme ile Verilen Diğer Görevlerin Yapılmamasından Sorumluluk
Limited şirket müdürleri gerek kanun, gerekse ana sözleşmenin kendilerine yüklediği sair vazifeleri kasten veya ihmal neticesi yapmamış olmalarından dolayı müteselsilen sorumludurlar (TTK m.336/b.5)
Ticaret Kanunu bu hükmüyle müdürlerin sorumlu tutulabilmesi için iki şart aramıştır. Müdürlerin sorumlu olabilmesi için bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
1 – İlk şart, gerek kanunun gerekse ana sözleşmenin müdürlere yüklediği sair vazifelerin yapılmamasıdır. Burada söz konusu olan vazifeler ve bunlardan doğan sorumluluk hali, Ticaret Kanunu’nun 336. maddesinin ilk dört bendinde sayılan ve aynı maddeye atıf yapan diğer madde hükümlerinin getirdiği muhtelif müteselsil sorumluluk halleri, kanunun münferit sorumluluk halleri dışında kalan bir sorumluluk halidir. Müdürlerin Türk Ticaret Kanunu’na göre sorumlu olabileceği hallere örnek olarak şunlar verilebilir:
Ortaklar genel kurulu olağan toplantısının zamanında yapılmasında ihmal göstermesi halinde meydana gelen zararı tazminle mükellef olurlar.
Şirket işlerinin görülmesi bakımından lüzumve zaruret olduğu takdirde, genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmayan müdürlerin bu tutumları dolayısıyla zarara sebebiyet verilmişse, bunların sorumluluğu yoluna gidilir.
Müdürler, genel kurulu toplantıya davet ederken gerekli tedbirleri almakla yükümlüdürler. Bu görevlerin kasden veya ihmal suretiyle yapılmamış olması sorumluluklarını gerektirir.
Müdürler bilanço ve yıllık raporu zamanında hazırlamaz, kasden veya ihmal ile eksik veya yanlış tanzim ederse, esas sermayenin karşılıksız kalması veya şirketin aciz halinde bulunduğu emarelerinin gözükmesi halinde kanunen gösterilen görevleri yapmazlarsa sorumlu olurlar.
Müdürler kanuni ve ihtiyari yedek akçelerin tesis ve sarfında kanun ve mukavelenin kendilerine yüklemiş olduğu görevlere aykırı hareket ettikleri takdirde sorumlu olurlar.
Bakiye sermaye borçlarının ortaklardan tahsili yöneticilere düşen bir görevdir. Alacaklılar bu görevi gereği gibi yerine getirmeyerek dolayısıyla zarar görmelerine yol açan yöneticiler aleyhine sorumluluk davası açabilirler.
Yeni seçilen veya yeni ortak müdürlerin, seleflerinin bildikleri yolsuz muameleleri denetçilere bildirmedikleri takdirde, seleflerinin sorumluluğuna iştirak ederler.
Müdürler, şirektin işlerini idare ve temsille görevli kimselerin çalışmalarının kanun ve esas mukavele hükümlerine uymasını temin için, nezaret ederler. Nezaret vazifesinin kasten veya ihmal suretiyle gereği gibi yapılmaması müdürleri sorumlu kılar.
2 – İkinci şarta gelince; müdürlerin gerek kanun gerekse ana sözleşmenin yüklediği sair vazifeleri yapmamaları, sorumlu olmaları için yetmez. Bu vazifeleri kasten veya ihmal neticesinde yapmamış olmaları lazımdır. Kast veya ihmale dayanmayan bir vazifeyi yerine getirmeme müdürlerin sorumluluğuna yol açmaz.
i) Haksız Fiillerden Dolayı Sorumluluk
Limited şirket müdürlerinin vazifelerini ifa sırasında işledikleri haksız fiillerden şirket sorumludur (TTK m.542/II)
Limited şirket, temsil ve idareye yetkili müdürlerin görevlerini yaptıkları sırada işledikleri hakszı fiilin faillerine karşı rücu hakkına sahiptir. Bu rücu hakkının mahiyeti, kapsamı ve şartları, Borçlar Kanunu’nun bu konu ile ilgili hükümlerine, özellikle m.41 vd. İle m.55 ile Medeni Kanun’un 48. maddesinin son fıkrasının öngördüğü prensiplere göre tayin ve tespit edilir.
j) Yanlış Beyanlardan Sorumluluk
Şirketin mevcut durumu hakkında her ne şekilde olursa olsun, yanlış kanaat uyandıracak desiseler kullanmak veya gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suretiyle üçüncü şahısları aldatan müdür sebebiyet verdiği zarardan şahsen sorumlu olur (TTK m.556/339).
k) Şirketle Şirket Konusuna Giren Bir Muameleyi Yapma Yasağına Uymamadan Doğan Sorumluluk
Limited şirket müdürlerinden biri, genel kuruldan izin almadan kendi veya başkası namına bizzat ve dolayısıyla, şirketle, şirket konusuna giren bir ticari muamele yapamaz (TTK m.556/334/I).
l) Şirketle Rekabet Yasağına Aykırılıktan Doğan Sorumluluk
Limited şirketlerde, rekabet yasağına aykırılık, müdürlerden birinin, diğer ortakların muvafakati olmadan, şirketin uğraştığı ticaret dalında ne kendi ne de başkası hesabına iş görememesi ve başka bir işletmeye, sorumluluğu sınırlandırılmamış ortak, komanditer ortak veya limited şirket azası sıfatıyla iştirak edememesidir (TTK m.547).
Şirket, rekabet yasağına aykırı hareket eden müdüre karşı şu imkanları kullanabilir:
– Görülen zararın tazminini talep etmek.
– Şayet üçüncü şahıs hesabına bir sözleşme yapılmışsa, bundan doğan menfaatlerin devredilmesini istemek.
– Yapılan işlemin ortaklık namına yapılmış sayılmasını istemek
– Şayet müdür, şirketin uğraştığı ticaret dalında diğer bir ortaklığa sınırsız sorumlu olarak veya komanditer ortak yahut limited şirket azası olarak girmişse bu şirketten çekilmesini istemek
– Müdürün bu şirketten elde etmiş olduğu menfaatlerin devrini talep etmek.
– Müdürün azledilmesine karar vermek.
2. Limited Şirket Müdürlerinin Özel Kanunlarla Verilen Görevlere Uymamadan Doğan Sorumlulukları
Müdürlerin sorumluluğunu gerektiren tüm haller, kusur sorumluluğu sistemine bağlanmıştır. Ancak ispat yükü BK m.96 ve devamı hükümleri çerçevesindeki akdi sorumluluk esasında olduğu gibi ters çevrilmiş ve yönetim kurulu üyelerinin kusurlu oldukları varsayımı ile kusursuzluğunu ispat eden üyelere sorumluluğun atfedilemeyeceği sonucuna varılmıştır (TTK 338).
Ancak kanun koyucu vergi ve buna bağlı alacaklar ile Sosyal Sigortalar Kurumu’na ait borçları bakımından bu prensipten ayrılmıştır.
a) Vergi Sorumluluğu
Vergi sorumluluğunun kapsamına vergi borçları girdiği gibi, bu vergilerin ilgili kanunlara uygun olarak hesaplanıp zamanında ödenmemesi nedeniyle uğranılacak gecikme zammı ve vergi cezaları da dahildir. Vergilerin ilgili bulundukları kanunlara uygun olarak hesaplanıp, zamanında ödenmemesi halinde uğranılan gecikme zammı ve vergi cezaları müdürlere, vergi kanunlarına uymamak nedeniyle ortaklığın zararına sebebiyet vermelerinden ötürü, TTK m.336/bent 5 kapsamında sorumluluk getirecektir.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, ancak şirkete karşı yapılan takibin sonuçsuz kalmasından sonra kanuni temsilcilere müracaat edilebilir. Bu durumda öncelikle mükellef veya vergi sorumlusu ile tahsil dairesine gösterilen teminatlar ve kefilin takibi suretiyle alacağın tahsili yolu denenmeden, kanuni temsilciye müracaat edilemeyecektir.
Ayrıca vergi ziyaının meydana çıkarıldığı tarihte bu vergi alacağının tüzel kişinin varlığından tahsili olanağı varken idarece bu imkanın kullanılmaması suretiyle amme alacağının tahsil edilemez hale gelmesinde temsilciye atfedilecek bir durum söz konusu değilse, kanuni temsilcinin vergi borcundan sorumlu tutulması mümkün olmayacaktır.
b) Sigorta Primi Sorumluluğu
Prim borcunu süresi içinde ödemeyen tüzel kişiliği haiz işverenlerin üst düzeydeki yönetici ve yetkilileri primlerin ödenmemesinde haklı bir sebepleri yoksa, işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulabilirler.
c) İş Güvenliğine İlişkin Sorumluluk
4857 sayılı İş Kanunu’nun 77. maddesine göre; “işverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmakla yükümlüdürler.
Yasa 105. maddede yaptığı düzenleme ile de bu yükümlülüğüne uymamanın sonucu gösterilerek işveren ve işveren vekiline para cezası verileceği düzenlenmiştir.